Kamyonet Kazası Davasında İlk Duruşma Gerçekleşti

Davanın İlk Duruşması Gerçekleşti

Bugün, sanık S.Ç. ve hayatını kaybeden Zeliha Güneş’in yakınlarının katılımıyla davanın ilk duruşması yapıldı. Duruşmanın detayları, sanığın ifadesi ve müştekilerin duygusal açıklamalarıyla doluydu.

Sanık S.Ç., olay günü yaşanan kazanın detaylarını aktararak şöyle konuştu: “Olay günü, 17 UR 284 plakalı kamyonetimle Gökçeada’dan Eceabat istikametine doğru yol alıyordum. Kamyonetim boştu. Eski toprak mahsulleri ofisi mevkiine geldiğimde yolun sağ tarafında, yani tali yolda iki bisikletliyi gördüm. Bisikletliler yan yana duruyordu. Kamyonetimle en fazla 60-70 kilometre hızla ilerliyordum ve birden maktul bisikleti ile kamyonetimin sağ tarafına çarptı. Sola manevra yapmaya çalışsam da kazayı önleyemedim.”

Sanık, kaza sonrası bisiklet sürücüsünün birkaç metre sağ tarafa savrulduğunu belirterek, “Hemen durdum ve düşen yolcunun yanına koştum. O sırada maktul, genç bir delikanlının kucağındaydı. Hızla 112’yi aradım ve ambulans çağırdım. Ambulans geldi, yaralıları alıp götürdü ve jandarma olay yerine intikal etti. Olay anında alkollü değildim. 2012 yılında ehliyet aldım ve daha önce hiç kaza yapmadım. Suçsuzum ve kazada kusurum yoktur. Bu nedenle beraatimi talep ediyorum.”

Sanık, ayrıca, “Ben de trafik kazasında 4 yaşındaki torunumu kaybettim. Bu acıyı çok iyi bilirim. Müştekilerden özür diliyorum, acılarını paylaşıyorum ve başsağlığı diliyorum. Kazadan sonra kendilerine ulaşmak istedik ama kabul etmediler. Buna da saygı duyuyorum. Müteveffanın anne ve babası varsa, maddi ve manevi zararlarını karşılamak isterim.” ifadelerini kullandı.

Müştekilerin Duygusal İfadeleri

Hayatını kaybeden Zeliha Güneş’in babası Satılmış Güneş, “Kızım Zeliha Güneş kazada vefat etti. Kendisi 23 yaşındaydı. Kazayı görmedim, ancak sanık kazadan sonra hiçbir şekilde bize ulaşmadı. Bir başsağlığı dahi dilemedi. Bu durum bizi perişan etti, akıl sağlığım bozuldu. Üç evladım vardı ve birini bu şekilde kaybettim. Acım çok büyük. Kızım üniversite öğrencisiydi. Bisiklet kullanmayı çocukluğundan beri severdi. Yeşilay’ın düzenlediği bisiklet maratonuna katılmıştı.” şeklinde konuştu.

Kızının annesi Gülsüm Güneş ise, “Kızımın olay sırasında üzerinde bulunan sırt çantasını size gösteriyorum. Kızımın ayakkabıları ve vücut her yeri kana bulandığı halde sırt çantasında en ufak bir kan izi yok. Sırt çantasının askıları kopmuş durumda. Bu çantayı delil olarak dosyaya sunuyorum. Kızımın bütün kemikleri kırılmış, çok feci bir şekilde hayatını kaybetmiştir. Kendisi durduğunu ve 112’yi aradığını söylemektedir fakat bu beyan yalandır. Olay yerinden kaçarken motosikletli bir çocuk kendisini durdurmuş, 112’yi de oradan geçen bir kadın avukat aramıştır. Bu konuda çokça görgü tanığımız vardır. 5 aydır bir saat uykusuzum, acım çok büyüktür. Kendisi tutuklanmamıştır. Manevi acılarımızı bir nebze hafifletmek istiyorsanız bu kişinin tutuklanmasına karar vermenizi talep ediyorum.” dedi.

Duruşmanın Seyri

Tarafların dinlenmesinin ardından mahkeme hakimi, S.Ç.’nin adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanmasına, 4 Kasım’da olay yerinde keşif yapılmasına ve dosyadaki eksikliklerin giderilmesine karar vererek duruşmayı 6 Aralık’a erteledi.