Connect with us

Genel

Kalp ve Damar Hastalıkları: Anjiyografi Yöntemleri ve Önemi

Kalp ve damar hastalıkları hakkında bilgilendirici bir içerik. Anjiyografi yöntemlerini keşfedin ve bu önemli tanı aracının hastalıkların erken tespiti ve tedavisindeki rolünü öğrenin.

Kalp ve Damar Hastalıkları: Küresel Bir Sorun

İlerleyen yaş ile birlikte görülme sıklığı artan kalp ve damar hastalıkları (kardiyovasküler hastalıklar), Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, dünyada her üç kişiden birinin ölümünden sorumlu olan küresel bir halk sağlığı sorunu haline gelmiştir. Bu bağlamda, bireylerin yaşadığı herhangi bir belirtiyi erken aşamada tespit etmek büyük bir önem taşımaktadır.

Anjiyografi Nedir?

Damar hastalıklarının tanısında en yaygın kullanılan yöntemlerden biri, halk arasında anjiyo olarak bilinen anjiyografidir. Anjiyografi, beyin, kalp, karaciğer gibi organlara bağlı damarların ayrıntılı bir biçimde incelenmesini sağlayan bir görüntüleme tekniğidir. Bu nedenle, tıp literatüründe anjiyo işlemi, incelenen organın ismi ile birlikte adlandırılır: Kalp için koroner anjiyografi, beyin için serebral anjiyografi ve böbrek için renal anjiyografi terimleri kullanılmaktadır.

Anjiyo İşlemi

Anjiyo, kan damarlarının görüntülenebilmesi için sıvı kontrast bir maddenin damar yoluyla vücuda verilmesi işlemidir. Bu sayede, kan veya lenf damarlarında tıkanıklık olup olmadığı anlaşılmaktadır. Kalp krizi, damarların tıkalı veya hasarlı olduğu durumlar ve diğer belirtiler görüldüğünde, anjiyo işlemi yapılması gerekebilir. Örneğin:

  • Şiddetli göğüs ağrıları
  • Ritim bozuklukları
  • Kalp yetmezliği
  • Anjiyo geçmişi olanlarda tekrar ağrı oluşması
  • Son zamanlarda geçirilen kalp krizi veya inme
  • Kalp kapakçığı sorunları
  • EKG ya da stres testi sonuçlarının yetersiz veya olumsuz çıkması

Hazırlık Süreci

İşlem öncesinde hastanın aç olması gerektiği için, mümkünse gece yarısından sonra herhangi bir şey yememesi önerilir. Ayrıca hasta, kan sulandırıcı etkisi olan ilaçlar dahil kullandığı tüm ilaçları mutlaka uzman hekime bildirmelidir.

İşlem Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler

Minimal invaziv bir girişim olarak kabul edilen koroner anjiyografi, genellikle kasıktan veya el bileğinden gerçekleştirilir. Bu işlem sırasında, vücuda gönderilen kontrast madde kalbe ulaşır ve X ışınları yardımıyla damarların görüntüleri alınarak bilgisayara aktarılır. İşlem sonrasında uygulanabilecek tedavi yöntemleri arasında çeşitli ilaçlar, balon, stent veya bypass ameliyatı yer almaktadır. Anjiyo sonrasında dikkat edilmesi gerekenler şunlardır:

  • Bol su tüketmek
  • Sigara veya alkol kullanmamak
  • İlk 24 saat duş almaktan kaçınmak

Koroner BT Anjiyografi

Ayrıca, Koroner BT (Bilgisayarlı Tomografi) Anjiyografi, etkin bir tetkik yöntemi olarak öne çıkmaktadır. Bu yöntem, kalp damarları, boyun ana damarları, akciğer damarları, karaciğer, böbrek ve beyin damarlarının görüntülenmesi için kullanılır. Son yıllarda gelişen çok kesitli bilgisayarlı tomografi, kateterle yapılan anjiyografiye oldukça yakın sonuçlar veren yüksek çözünürlükte görüntülemeler elde edilmesini sağlamaktadır.

Dikkat Edilmesi Gerekenler

Böbrek hastalığı şüphesi olanlar, diyabet hastaları ve ileri yaştaki bireylerde önce böbrek işlevlerini gösteren kreatinin düzeyi kontrol edilmekte ve bu sonuca göre çekim yapılmaktadır. BT anjiyografi ile anevrizmalar, plak birikimleri, diseksiyon, darlıklar ve tıkanmalar tanı konulabilmektedir. Ancak, kateter anjiografi hâlâ standart bir yöntem olarak kabul edilmekte ve işlem sırasında stent ve balon dilatasyonu gibi tedavi yöntemleri uygulanabilmektedir. Yine de, kateterin damar içerisinde ilerlerken plakların damar duvarından ayrılmasına ve beyin gibi diğer organlara pıhtı atımına neden olabilecek komplikasyonlar nadiren de olsa yaşanabilmektedir. Bu nedenle, orta ve yüksek risk faktörleri taşıyan hastalara BT koroner anjiyografi uygulanması önerilmektedir.