Gündem
Avrupa Parlamentosu’ndan Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Direktifi
Avrupa Parlamentosu, kadına yönelik şiddeti önlemek ve mücadele etmek için yeni direktifler sunuyor. Bu önemli adım, kadınların haklarını korumak ve toplumda cinsiyet eşitliğini sağlamak adına kritik bir rol oynuyor.
Avrupa Parlamentosu (AP), Avrupa Birliği (AB) genelinde ilk kez uygulanacak olan kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddetle mücadeleye ilişkin önemli bir direktifi 24 Mayıs 2024 tarihinde onayladı. Bu direktif, üye devletlere hükümlerini uygulamaları için üç yıllık bir süre tanımaktadır.
AKP Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, bu konuda önemli açıklamalarda bulundu. Keşir, İstanbul Sözleşmesi’ni imzalayan 45 ülkenin olduğunu hatırlatarak, “Sözleşmeye 45 ülke imza koydu ama 6 ülke bu konuda hiçbir somut adım atmadı. Bu 6 ülkenin içinde Finlandiya, İsviçre ve Norveç gibi ülkeler de yer alıyor. Diğer Avrupa ülkelerinde ise ceza kanunu ve medeni kanun gibi bazı yasalarında küçük değişiklikler yapılmakta. Örneğin, Belçika ceza kanununa yeni bir bent ekledi, Hollanda benzer şekilde küçük düzenlemeler yaptı. Ancak, İstanbul Sözleşmesi’nden sonra hiçbir Avrupa ülkesi kapsamlı bir kadına yönelik şiddetle mücadele yasası çıkarmadı. Bu bağlamda, yalnızca Türkiye’de 2012 yılında çıkarılan 6284 sayılı yasa oldukça kapsamlıdır; 23 maddeden oluşmakta ve yargılama süreçlerini, mağdur haklarını detaylı bir şekilde düzenlemektedir.”
‘Avrupa Konseyi’nin Yasal Yükümlülükleri Türkiye’de Mevcut’
Geçtiğimiz Mayıs ayında Avrupa Konseyi’nin tüm üye ülkeler için bir direktif yayımladığını belirten Keşir, “Bu direktif, resmi gazete aracılığıyla da yayımlandı ve kadına yönelik şiddetle mücadele için 51 maddelik bir çerçeve sundu. Ayrıca, Avrupa ülkelerine yerine getirmeleri gereken yasal yükümlülükleri sıraladı ve bunları uygulamaları için üç yıl süre tanıdı. Bu durum, ‘Bugüne kadar hiçbir şey yapmadınız, önümüzdeki üç yıl içinde bunu gerçekleştirmeniz gerekiyor’ anlamına geliyor. Biz de ekip arkadaşlarımızla birlikte o 51 maddeyi detaylı bir şekilde inceledik ve neredeyse hepsinin Türkiye’de yasal mevzuatta mevcut olduğunu tespit ettik. Türkiye’nin uyguladığı, bu 51 maddenin dışında kalan iki ilave uygulama da bulunmaktadır. Yasal mevzuat açısından, Avrupa Konseyi’nin kendi ülkelerine verdiği direktifin tüm maddeleri Türkiye’de yasal olarak mevcuttur. Bizim yasal mevzuat anlamında bir eksikliğimiz yok. Tek bir kadının canının yanmasına dahi müsaade etmeyeceğiz. ‘İstanbul Sözleşmesi yaşatır’ ifadesini destekleyecek kesin veriler elimizde yok. Avrupa’dan gelen verileri göz önünde bulundurursak, 26 ülke İstanbul Sözleşmesi’ne çekince koymuş, 7 ülke ise bu konuda hiçbir şey yapmamıştır. Bu nedenle, ‘Sözleşme yaşatır’ iddiasını destekleyecek bir veri bulunmamaktadır. Dolayısıyla, Avrupa Konseyi geçtiğimiz Mayıs ayında 51 maddelik direktifi yayımlamıştır.”