Connect with us

Gündem

Ekrem İmamoğlu Hakkında Dava Süreci ve Siyasi Atmosfer

Ekrem İmamoğlu’nun hukuki süreçleri ve Türkiye’deki siyasi atmosfer üzerine derinlemesine bir inceleme. Davaların arka planı, siyasi etkileri ve kamuoyundaki yansımaları hakkında güncel bilgiler için makalemizi okuyun.

Ekrem İmamoğlu Hakkında Dava Süreci

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’na, 31 Mart 2019 seçimlerinin Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından iptal edilmesinin ardından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya verdiği yanıt nedeniyle dava açılmıştır. İmamoğlu, Soylu’nun yaptığı bir konuşmada, isim vermeden kendisine yönelik “Avrupa’ya giderek Türkiye’yi şikâyet eden ahmağa söylüyorum. Bunun bedelini bu millet sana ödetecek” şeklindeki sözlerine, bir gazetecinin sorusu üzerine yanıt vermişti.

İmamoğlu, bu yanıtında “31 Mart’ta seçimi iptal edenler ve dünyada, Avrupa’da, onların gözünde nereye düştüğümüz noktasında, o olan şeylere, biten şeylere baktığımızda, tam da işte 31 Mart’ta seçimi iptal edenler ahmaktır. Önce ona bir odaklansın.” ifadelerini kullanmıştı. Bu sözler, YSK’nın o dönemdeki başkanı Sadi Güven’in kendisi ve görevdeki kurul üyelerine hakaret edildiği iddiasıyla şikayette bulunmasına yol açtı.

Şikayet üzerine, İmamoğlu hakkında dava açıldı ve sonuç olarak, 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası ve siyasi yasak kararı verildi. Dava, son iki yıldır İstinaf Mahkemesi’nde devam ederken, İmamoğlu’nun cezasının onanacağı ve Yargıtay’a gönderileceği yönünde iddialar gündeme geldi.

Parti Toplantıları ve Kamuoyu Tepkisi

Parti Toplantıları ve Kamuoyu Tepkisi

Yaşanan bu gelişmelerin ardından, gazeteci İsmail Küçükkaya, Halk TV’de sunduğu Yeni Bir Sabah adlı programında, Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) olağanüstü bir toplantı kararı aldığını duyurdu. Küçükkaya’ya konuk olan gazeteci Barış Terkoğlu, İmamoğlu’nun davasıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.

  • İstinaf ve Yargıtay Süreci: Terkoğlu, “Hükümetten bir isim bana dedi ki, ‘Benim fikrim istinafta bu karar onanır, Yargıtay’dan döner’ dedi. Bu davalarda alınan aksiyon, siyasi tepki, kamuoyu oluşumu ve pozisyon almak önemli.”
  • Hukukçuların Rolü: “Cumhuriyet Halk Partisine destek veren hukukçu topluluğu var; hem hukuk kanalıyla hem siyaset kanalıyla hem de bürokratik ilişkiler sayesinde bir şeyler yapabilir. Eylem bile gerçekleştirebilir.”

Yargı Atmosferi ve Siyasi Baskılar

Yargı Atmosferi ve Siyasi Baskılar

Siyasi atmosferin kritik davalarda karar mekanizmasını etkilediğine de dikkat çeken Terkoğlu, “Bu davalarda yargılandım, hakimlerin atmosfere kaldıklarını, havayı kokladıklarını gördüm. Bazen siyasi baskı altında kalsalar bile, ‘Eğer bu kararı verirsem büyük bir tepkiyle karşılaşırım’ diye düşündüklerini biliyorum.” ifadelerini kullandı. Ayrıca, “Yargılamalarda salon dolu olduğunda bile hakimin kararını değiştirdiğini görüyoruz. En azından biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak, kendi belediye başkanımız hakkında vereceğiniz kararın takipçisi olacağız demek için bile, bu kamuoyu gerekli.”

Hükümet İçindeki Ayrışmalar

Hükümet İçindeki Ayrışmalar

Hükümet kanadında da bu davaya yönelik farklı görüşlerin ortaya çıktığını vurgulayan Terkoğlu, “AKP sıralarında iki eğilim baş gösteriyor. Bir grup, hukuk önemli değil diyor, zaten bunu Can Atalay meselesinde görüyoruz, ‘verelim cezayı bitsin’ diyorlar. Diğer eğilimi gösteren insanlar ise, ‘Bu adımlar Ekrem İmamoğlu’nu büyütüyor’ diyor. Zaten bunun en büyük örneği, Tayyip Erdoğan’ın hapse girdikten sonra siyasete atılması.”